Mehmet Ergün
Mehmet Ergün
Mehmet Ergün
Mehmet Ergün
Mehmet Ergün
Mehmet Ergün
Mehmet Ergün
Mehmet Ergün

MEHMET ERGÜN

İlk olarak, sizi tanımayan insanlar için kendinizi tanıtır mısınız?

Adım Mehmet Ergün, 1980 yılında Niğde'de doğdum ve 1986 yılından beri Almanya'da yaşıyorum.

Eğitim hayatımın ardından, pazarlama alanında eğitimler ve çeşitli sertifikalar alarak kariyerime yön verdim. Son 16 yıldır bir online şirkette Pazarlama Müdürü olarak görev yapmaktayım.

Evliyim ve iki çocuk babasıyım. 12 yaşımdan beri astronomiye büyük bir ilgi duymaktayım ve son 15 yıldır astrofotografi alanında yoğun bir şekilde çalışmalar yapıyorum. Son yıllarda, çektiğim fotoğraflar uluslararası alanda birçok ödül kazandı.

Geçtiğimiz sayılarımızda astrofotoğrafçılığın tek bir alandan ibaret olmadığını öğrenmiştik. Siz astrofotoğrafçılığın hangi alanı ile ilgileniyorsunuz?

Birçok alana ilgi duyuyorum ve bu alanlarda oldukça aktifim. Bunlar arasında derin uzay fotoğrafçılığı, Samanyolu manzara fotoğrafçılığı, Ay ve gezegen fotoğrafçılığı ile Güneş fotoğrafçılığı yer alıyor.

Özellikle H-Alpha dalga boyunda yapılan Güneş fotoğrafçılığını uzmanlık alanım olarak görüyorum.

Medyadan gördüğümüz kadarıyla bir gözlemevi kurduğunuzu öğrendik. Kendinize ait bir gözlemevi kurma fikri nasıl ortaya çıktı? Kurma sürecinden bahsedebilir misiniz?

Her astrofotoğrafçının bir gün kendi gözlemevine sahip olma hayalini kurduğuna inanıyorum. Benim de uzun zamandır en büyük hayallerimden biri, bir gün kendi gözlemevime sahip olmaktı. Bir gözlemevi birçok açıdan büyük avantajlar sunar: Tüm ekipman sürekli olarak kurulu ve kullanıma hazır olduğu için zaman alan kurulum ve söküm işlemleri ortadan kalkar.

Kubbem sayesinde ekipmanlarım rüzgar ve ışık kirliliğinden korunuyor ve birçok süreç otomatik hale getirilebiliyor. Özellikle gündüz güneş gözlemi yaparken, kendim de doğrudan güneş ışığından korunmuş oluyorum. Gözlemevinin sunduğu daha birçok küçük ve büyük avantaj da mevcut.

Yaklaşık üç yıl önce şehirden kırsal bir bölgeye taşındık ve bu süreçte karanlık bir konum seçmek benim için önemli bir kriterdi. Daha önce şehir merkezinde yaşıyor ve orada zorlu koşullarda astrofotoğraflar çekmeye çalışıyordum.

Taşınmamızla birlikte, kendi gözlemevime sahip olma hayalime bir adım daha yaklaştım. Bir gözlemevi kurmak, çok fazla zaman, emek ve maddi kaynak gerektiriyor. Uzun süre birikim yaptıktan sonra, bu yıl nihayet hayalimi gerçekleştirdim ve kendi gözlemevimi inşa ettim.

Ülkemizdeki farklı gözlemevleri birçok akademik araştırmada rol alıyor. Sizin gözlemevinizin odaklandığı belirli bir araştırma bulunuyor mu?

Almanya'daki birçok farklı gözlemevi ile işbirliği yapıyorum; hem amatör derneklerle hem de devlet destekli kuruluşlarla birlikte çalışıyorum. Bu işbirliği, veri, deneyim ve teknolojilerin paylaşımını sağlıyor ve araştırma çabalarımızı önemli ölçüde zenginleştiriyor. Birlikte, güneş aktivitesinin ve bunun Dünya üzerindeki etkilerinin daha iyi anlaşılmasına katkıda bulunuyoruz.

Birçok farklı güneş fotoğrafınız mevcut. Bazı güneş fotoğraflarınızda ayrıca güneş patlamalarını da görebiliyoruz. Güneş patlamalarını öngörmek veya yakalamak için hangi kaynaklardan yararlanıyorsunuz?

Güneş patlamalarını elbette önceden göremezsiniz, ancak Güneş'i "canlı" izleyebileceğiniz çeşitli siteler var. Ben bir H-alpha güneş teleskobu kullandığım için, Güneş'i H-alpha bölgesinde de inceliyorum. Bunun için, Güneş'in dünya üzerindeki farklı yerlerde nasıl göründüğünü gösteren güzel bir site var. Bu sitede her zaman canlı yayın yapan bir Güneş görüntüsü bulunuyor. Böylece genellikle Güneş'in ne kadar aktif olduğunu ve o an nasıl göründüğünü önceden görebiliyorum. Sonrasında teleskobumu genellikle buna göre ayarlıyorum. https://gong2.nso.edu/products/tableView/table.php?configFile=configs/hAlpha.cfg

Güneş fotoğrafı çekimlerinizde herhangi bir astronomik olaya odaklanıyor musunuz? (Koronal kütle atılımları -CME- , plazma hareketleri vb.)

Öncelikle hava durumuna bakıyorum, ardından Güneş'i çevrimiçi olarak canlı izliyorum ve sonrasında heyecan verici bir alan seçiyorum. Ne zaman neyin ilginç olduğuna bağlı; ya Güneş'in yüzeyi ve kenarıyla birlikte tam olarak bir daire şeklinde ya da sadece küçük bir alanı içeren bir derin alan seçiyorum. Bu yüzden, Güneş'in tamamı için kısa odak uzaklığına sahip bir teleskop ve derin alanlar için büyük odak uzaklığına sahip bir teleskop olmak üzere iki Güneş teleskopum var.

ISS, her 92 dakikada bir Dünya'nın çevresinde bir tur atıyor ve bu süreçte bazen farklı cisimlerin önünden geçebiliyor. Profilinize bakarken, ISS'i Güneş'in önünden geçerken yakaladığınız o etkileyici fotoğraf karesi çok dikkatimizi çekti. Böyle bir anı fotoğraflamak için nasıl bir hazırlık yaptınız? Geçişin zamanlamasını ve doğru konumu nasıl belirlediniz?

İyi bir planlama son derece önemlidir!

ISS geçişlerini önceden tahmin edebilen uygulamalar mevcuttur; genellikle bu uygulamalar 2-3 hafta öncesinden güvenilir tahminler yapar. Ben (https://transit-finder.com) adlı web sitesini kullanıyorum.

ISS'nin üzerimizden geçtiği enlem de önemlidir. Enlem ne kadar yüksekse, yani ISS 90 derece üstümdeyse, mesafe çok düşük olur; yaklaşık 400 km. Bu durumda ISS daha büyük görünür. Daha düşük enlemlerde mesafe 1600 km'ye kadar çıkabilir ki bu da ISS'yi çok daha küçük gösterir. Benim durumumda ISS, yaklaşık 450 km uzaklıktan 86 derecede geçti ve üstümden saatte yaklaşık 27.000 km hızla geçti. Doğru konum, yazılım tarafından hesaplanıp bildirilir. Benim seçtiğim konum, yaklaşık 250 km uzaklıkta, daha önce hiç gitmediğim bir yerdi.

Geçişten bir gün önce hava tahminlerine göre oraya gitmeye karar verdim. Tüm sistemin mükemmel bir şekilde ayarlanması gerekiyor ve hiçbir şey eksik olmamalı. Sadece bir deneme şansınız var; geçişin kendisi yaklaşık 0,7 saniye sürüyor. En büyük zorluklardan biri, teleskobu kurmak için güvenli bir yer bulmaktır. Benim konumum şehir merkezinde olduğu için bir süpermarketin otoparkını aramak zorunda kaldım. Üzerimde pek çok garip bakış vardı; herkes hemen ne yaptığımı anlayamıyordu.

Kaydın ayarları özellikle önemlidir, ekipman da aynı şekilde. Kameranın, birkaç milisaniye içinde çok sayıda fotoğraf çekebilmesi ve geçişten hemen önce çalışmaya başlaması gerekir, aksi takdirde yüksek fotoğraf sayısından dolayı sabit disk hızlı bir şekilde dolacaktır. Bu nedenle bir atom saati ile senkronize olmak ve geçişten 5-10 saniye önce deklanşöre basmak ve her şeyin doğru gitmesini ummak önemlidir.

Son saniyeler adrenalin dolu!

Türkiye'deki astrofotoğrafçılık alanındaki deneyimleriniz ve gözlemleriniz nelerdir? Bu alandaki gelişmeler, zorluklar ve potansiyel hakkında düşüncelerinizi paylaşabilir misiniz?

Antalya Olympos ve Antalya TÜBİTAK Saklıkent'teki astronomi etkinliklerine katılma fırsatı bulmuştum. Türkiye’de birçok yetenekli ve tanıdık astrofotoğrafçı arkadaşım var. Ülkemiz, farklı iklim koşulları ve doğal güzellikleriyle astrofotoğrafçılar için birçok fırsat sunuyor; ancak astrofotoğrafçılığın, her hobi gibi, masrafları var. Ne yazık ki Türkiye şartlarına göre bu masraflar çok daha zorlayıcı.

Greenwich Kraliyet Gözlemevi'nin Yılın Astrofotoğrafçısı yarışmasında halkın seçimi birincisi olduğunuzu öğrendik. Fotoğrafın arkasındaki hikaye ve çekim sürecini anlatabilir misiniz?

Evet, Royal Greenwich Gözlemevi Astrofotoğrafi Yarışması, her yıl dünya çapında astrofotoğrafçılık alanındaki en önemli yarışmalardan biri olarak kabul edilmektedir.

Son yıllarda sürekli olarak bir derece elde etmeyi başardım; geçen yıl güneş fotoğrafım, halk oylamasında 1. olarak ödüllendirildi. Bu, özellikle mutlu bir andı, çünkü güneş yüzeyinde olağanüstü büyük bir güneş patlaması gözlemlendi. Bu patlamanın yaklaşık 700.000 km uzunluğunda olduğunu tahmin ediyorum ve bu gerçekten etkileyici bir olaydı. Fotoğrafı, öğle tatilimde terasımda oldukça sıradan bir şekilde çektim.

Evrenin herhangi bir yerinde tanıdığınız bir kişiyle çekim yapmak isteseydiniz, bu kim ve neresi olurdu?

Cem Yılmaz ile Atacama Çölü’nde çekim yapmak isterdim. Dünyanın en kurak yeri olarak bilinen bu muazzam mekan, yıldız gözlemi için mükemmel bir ortam sunuyor. Cem Yılmaz’ın eğlenceli mizahı eşliğinde, çölün sakin atmosferinde, yıldızların altında keyifli sohbetler yapabilir ve uzay ile yaşam üzerine esprili yorumlar getirebilirdik.

Bu alanla ilgilenen ve ilgilenmek isteyen arkadaşlarımıza söylemek istediğiniz son cümleleriniz ne olur?

Astrofotografi ve uzay gözlemi, hayal gücünüzü serbest bırakmanızı sağlayan büyüleyici bir alan. Gökyüzündeki güzellikleri keşfetmek, evrenin sırlarına tanıklık etmek ve bu anları paylaşmak, sizi hem bilimle hem de sanatla birleştirir. Eğer bu alana ilgi duyuyorsanız, asla cesaretinizi kaybetmeyin; öğrenmeye ve denemeye devam edin. Her yeni çekim, her yeni keşif, sizi daha da ileriye götürecektir. Unutmayın ki, yıldızlar sadece birer ışık noktası değil; onlar aynı zamanda hayallerinize açılan kapılardır. Bu yolculukta, merakınızı ve tutkunuzu kaybetmeden ilerleyin!


Mehmet Ergün #1
Mehmet Ergün #2
Mehmet Ergün #3
Mehmet Ergün #4
Mehmet Ergün #5
Mehmet Ergün #6
Mehmet Ergün #7
Mehmet Ergün #8

MEHMET ERGÜN

İlk olarak, sizi tanımayan insanlar için kendinizi tanıtır mısınız?

Adım Mehmet Ergün, 1980 yılında Niğde'de doğdum ve 1986 yılından beri Almanya'da yaşıyorum.

Eğitim hayatımın ardından, pazarlama alanında eğitimler ve çeşitli sertifikalar alarak kariyerime yön verdim. Son 16 yıldır bir online şirkette Pazarlama Müdürü olarak görev yapmaktayım.

Evliyim ve iki çocuk babasıyım. 12 yaşımdan beri astronomiye büyük bir ilgi duymaktayım ve son 15 yıldır astrofotografi alanında yoğun bir şekilde çalışmalar yapıyorum. Son yıllarda, çektiğim fotoğraflar uluslararası alanda birçok ödül kazandı.

Geçtiğimiz sayılarımızda astrofotoğrafçılığın tek bir alandan ibaret olmadığını öğrenmiştik. Siz astrofotoğrafçılığın hangi alanı ile ilgileniyorsunuz?

Birçok alana ilgi duyuyorum ve bu alanlarda oldukça aktifim. Bunlar arasında derin uzay fotoğrafçılığı, Samanyolu manzara fotoğrafçılığı, Ay ve gezegen fotoğrafçılığı ile Güneş fotoğrafçılığı yer alıyor.

Özellikle H-Alpha dalga boyunda yapılan Güneş fotoğrafçılığını uzmanlık alanım olarak görüyorum.

Medyadan gördüğümüz kadarıyla bir gözlemevi kurduğunuzu öğrendik. Kendinize ait bir gözlemevi kurma fikri nasıl ortaya çıktı? Kurma sürecinden bahsedebilir misiniz?

Her astrofotoğrafçının bir gün kendi gözlemevine sahip olma hayalini kurduğuna inanıyorum. Benim de uzun zamandır en büyük hayallerimden biri, bir gün kendi gözlemevime sahip olmaktı. Bir gözlemevi birçok açıdan büyük avantajlar sunar: Tüm ekipman sürekli olarak kurulu ve kullanıma hazır olduğu için zaman alan kurulum ve söküm işlemleri ortadan kalkar.

Kubbem sayesinde ekipmanlarım rüzgar ve ışık kirliliğinden korunuyor ve birçok süreç otomatik hale getirilebiliyor. Özellikle gündüz güneş gözlemi yaparken, kendim de doğrudan güneş ışığından korunmuş oluyorum. Gözlemevinin sunduğu daha birçok küçük ve büyük avantaj da mevcut.

Yaklaşık üç yıl önce şehirden kırsal bir bölgeye taşındık ve bu süreçte karanlık bir konum seçmek benim için önemli bir kriterdi. Daha önce şehir merkezinde yaşıyor ve orada zorlu koşullarda astrofotoğraflar çekmeye çalışıyordum.

Taşınmamızla birlikte, kendi gözlemevime sahip olma hayalime bir adım daha yaklaştım. Bir gözlemevi kurmak, çok fazla zaman, emek ve maddi kaynak gerektiriyor. Uzun süre birikim yaptıktan sonra, bu yıl nihayet hayalimi gerçekleştirdim ve kendi gözlemevimi inşa ettim.

Ülkemizdeki farklı gözlemevleri birçok akademik araştırmada rol alıyor. Sizin gözlemevinizin odaklandığı belirli bir araştırma bulunuyor mu?

Almanya'daki birçok farklı gözlemevi ile işbirliği yapıyorum; hem amatör derneklerle hem de devlet destekli kuruluşlarla birlikte çalışıyorum. Bu işbirliği, veri, deneyim ve teknolojilerin paylaşımını sağlıyor ve araştırma çabalarımızı önemli ölçüde zenginleştiriyor. Birlikte, güneş aktivitesinin ve bunun Dünya üzerindeki etkilerinin daha iyi anlaşılmasına katkıda bulunuyoruz.

Birçok farklı güneş fotoğrafınız mevcut. Bazı güneş fotoğraflarınızda ayrıca güneş patlamalarını da görebiliyoruz. Güneş patlamalarını öngörmek veya yakalamak için hangi kaynaklardan yararlanıyorsunuz?

Güneş patlamalarını elbette önceden göremezsiniz, ancak Güneş'i "canlı" izleyebileceğiniz çeşitli siteler var. Ben bir H-alpha güneş teleskobu kullandığım için, Güneş'i H-alpha bölgesinde de inceliyorum. Bunun için, Güneş'in dünya üzerindeki farklı yerlerde nasıl göründüğünü gösteren güzel bir site var. Bu sitede her zaman canlı yayın yapan bir Güneş görüntüsü bulunuyor. Böylece genellikle Güneş'in ne kadar aktif olduğunu ve o an nasıl göründüğünü önceden görebiliyorum. Sonrasında teleskobumu genellikle buna göre ayarlıyorum. https://gong2.nso.edu/products/tableView/table.php?configFile=configs/hAlpha.cfg

Güneş fotoğrafı çekimlerinizde herhangi bir astronomik olaya odaklanıyor musunuz? (Koronal kütle atılımları -CME- , plazma hareketleri vb.)

Öncelikle hava durumuna bakıyorum, ardından Güneş'i çevrimiçi olarak canlı izliyorum ve sonrasında heyecan verici bir alan seçiyorum. Ne zaman neyin ilginç olduğuna bağlı; ya Güneş'in yüzeyi ve kenarıyla birlikte tam olarak bir daire şeklinde ya da sadece küçük bir alanı içeren bir derin alan seçiyorum. Bu yüzden, Güneş'in tamamı için kısa odak uzaklığına sahip bir teleskop ve derin alanlar için büyük odak uzaklığına sahip bir teleskop olmak üzere iki Güneş teleskopum var.

ISS, her 92 dakikada bir Dünya'nın çevresinde bir tur atıyor ve bu süreçte bazen farklı cisimlerin önünden geçebiliyor. Profilinize bakarken, ISS'i Güneş'in önünden geçerken yakaladığınız o etkileyici fotoğraf karesi çok dikkatimizi çekti. Böyle bir anı fotoğraflamak için nasıl bir hazırlık yaptınız? Geçişin zamanlamasını ve doğru konumu nasıl belirlediniz?

İyi bir planlama son derece önemlidir!

ISS geçişlerini önceden tahmin edebilen uygulamalar mevcuttur; genellikle bu uygulamalar 2-3 hafta öncesinden güvenilir tahminler yapar. Ben (https://transit-finder.com) adlı web sitesini kullanıyorum.

ISS'nin üzerimizden geçtiği enlem de önemlidir. Enlem ne kadar yüksekse, yani ISS 90 derece üstümdeyse, mesafe çok düşük olur; yaklaşık 400 km. Bu durumda ISS daha büyük görünür. Daha düşük enlemlerde mesafe 1600 km'ye kadar çıkabilir ki bu da ISS'yi çok daha küçük gösterir. Benim durumumda ISS, yaklaşık 450 km uzaklıktan 86 derecede geçti ve üstümden saatte yaklaşık 27.000 km hızla geçti. Doğru konum, yazılım tarafından hesaplanıp bildirilir. Benim seçtiğim konum, yaklaşık 250 km uzaklıkta, daha önce hiç gitmediğim bir yerdi.

Geçişten bir gün önce hava tahminlerine göre oraya gitmeye karar verdim. Tüm sistemin mükemmel bir şekilde ayarlanması gerekiyor ve hiçbir şey eksik olmamalı. Sadece bir deneme şansınız var; geçişin kendisi yaklaşık 0,7 saniye sürüyor. En büyük zorluklardan biri, teleskobu kurmak için güvenli bir yer bulmaktır. Benim konumum şehir merkezinde olduğu için bir süpermarketin otoparkını aramak zorunda kaldım. Üzerimde pek çok garip bakış vardı; herkes hemen ne yaptığımı anlayamıyordu.

Kaydın ayarları özellikle önemlidir, ekipman da aynı şekilde. Kameranın, birkaç milisaniye içinde çok sayıda fotoğraf çekebilmesi ve geçişten hemen önce çalışmaya başlaması gerekir, aksi takdirde yüksek fotoğraf sayısından dolayı sabit disk hızlı bir şekilde dolacaktır. Bu nedenle bir atom saati ile senkronize olmak ve geçişten 5-10 saniye önce deklanşöre basmak ve her şeyin doğru gitmesini ummak önemlidir.

Son saniyeler adrenalin dolu!

Türkiye'deki astrofotoğrafçılık alanındaki deneyimleriniz ve gözlemleriniz nelerdir? Bu alandaki gelişmeler, zorluklar ve potansiyel hakkında düşüncelerinizi paylaşabilir misiniz?

Antalya Olympos ve Antalya TÜBİTAK Saklıkent'teki astronomi etkinliklerine katılma fırsatı bulmuştum. Türkiye’de birçok yetenekli ve tanıdık astrofotoğrafçı arkadaşım var. Ülkemiz, farklı iklim koşulları ve doğal güzellikleriyle astrofotoğrafçılar için birçok fırsat sunuyor; ancak astrofotoğrafçılığın, her hobi gibi, masrafları var. Ne yazık ki Türkiye şartlarına göre bu masraflar çok daha zorlayıcı.

Greenwich Kraliyet Gözlemevi'nin Yılın Astrofotoğrafçısı yarışmasında halkın seçimi birincisi olduğunuzu öğrendik. Fotoğrafın arkasındaki hikaye ve çekim sürecini anlatabilir misiniz?

Evet, Royal Greenwich Gözlemevi Astrofotoğrafi Yarışması, her yıl dünya çapında astrofotoğrafçılık alanındaki en önemli yarışmalardan biri olarak kabul edilmektedir.

Son yıllarda sürekli olarak bir derece elde etmeyi başardım; geçen yıl güneş fotoğrafım, halk oylamasında 1. olarak ödüllendirildi. Bu, özellikle mutlu bir andı, çünkü güneş yüzeyinde olağanüstü büyük bir güneş patlaması gözlemlendi. Bu patlamanın yaklaşık 700.000 km uzunluğunda olduğunu tahmin ediyorum ve bu gerçekten etkileyici bir olaydı. Fotoğrafı, öğle tatilimde terasımda oldukça sıradan bir şekilde çektim.

Evrenin herhangi bir yerinde tanıdığınız bir kişiyle çekim yapmak isteseydiniz, bu kim ve neresi olurdu?

Cem Yılmaz ile Atacama Çölü’nde çekim yapmak isterdim. Dünyanın en kurak yeri olarak bilinen bu muazzam mekan, yıldız gözlemi için mükemmel bir ortam sunuyor. Cem Yılmaz’ın eğlenceli mizahı eşliğinde, çölün sakin atmosferinde, yıldızların altında keyifli sohbetler yapabilir ve uzay ile yaşam üzerine esprili yorumlar getirebilirdik.

Bu alanla ilgilenen ve ilgilenmek isteyen arkadaşlarımıza söylemek istediğiniz son cümleleriniz ne olur?

Astrofotografi ve uzay gözlemi, hayal gücünüzü serbest bırakmanızı sağlayan büyüleyici bir alan. Gökyüzündeki güzellikleri keşfetmek, evrenin sırlarına tanıklık etmek ve bu anları paylaşmak, sizi hem bilimle hem de sanatla birleştirir. Eğer bu alana ilgi duyuyorsanız, asla cesaretinizi kaybetmeyin; öğrenmeye ve denemeye devam edin. Her yeni çekim, her yeni keşif, sizi daha da ileriye götürecektir. Unutmayın ki, yıldızlar sadece birer ışık noktası değil; onlar aynı zamanda hayallerinize açılan kapılardır. Bu yolculukta, merakınızı ve tutkunuzu kaybetmeden ilerleyin!